27 Temmuz 2009 Pazartesi

Alışveriş Merkezlerinin Cinsel Uyarımları

.
Başlık sizi şaşırtmasın. Olaya Freudian bakacağım kuşkusuz elbette. :)
.
Muhabbete kapitalist sistemdeki ekonomik oyunlar konusunda lakırdılar ile başlanabilir ama yapmayacağım bunu. Artık piyasanın malum numaralarını hepimiz biliyoruz, ama nedense her anlatılışta yeni bir şeymiş gibi hayret ediyoruz. Alışveriş merkezlerinin insanları konformist, güvenli ve kompakt bir şekilde eğlendirdiği, oyaladığı ve sistemin de bundan nasiplendiği bilinen bir gerçek ve zaten o gerçeği layıkıyla yaşıyoruz.

Geçtiğimiz günlerde Anadolu yakasının yeni, kolay ulaşılabilir ve yeni olduğu için de hayli popüler AVM'lerinden birisine intikal ettik ailece. AVM'lere önyargılı bakışım, giriş ve gelişme aşamalarında beni korumacıl bir savunmaya itti elbette. Kesinlikle bu sefil tuzağa para kaptırmayacak, cazibe hanımın gündüz düşlerine koyvermeyecektim kendimi. Çok zorunlu bir kaç alışveriş haricinde her şey yolunda gidiyordu başlangıçta. Ancak bu süreç içerisinde zehirin damarlarımda yavaş yavaş dolaşmaya ilerlediğini fark etmemiştim. Ve en sonunda AVM'nin en ortalık yerinde cüzdanımı fırlatıp "alın alın hepsini aldım, ne var ne yok boşaltın" diyecek hale geldim. Sistem beni absorbe etmişti. Tümüyle teslim olmuştum.
AVM'lerin market kısımlarında durum daha da vahim hale geliyor elbette. 3 ya da 4 parça ürün almak için girdiğiniz marketlerden 8-10 parça ile çıktığımız çok oluyor. Özellikle promosyonlar, ikisi bir aradalar, iki alan enayiye üçüncüsü bedava fırsatları ve hiç ihtiyacınız olmasa da ambalajı ile sizi kendine çekiverip aldıran envayi çeşit ürün. İnsanoğlunun zayıf yanlarını bilen üreticiler, reklamcıların alkışlanacak başarıları diyelim konuyu kapatalım. İyi alışverişler efendim... :)

Fotoğraf: OnurY

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder